Boyun Fıtığı Ameliyatında Modern Yöntemler

Boyun fıtığı, günümüzde en sık görülen omurga sorunlarından biridir. Servikal omurlar arasındaki disklerin yapısının bozulması ve omurilik ya da sinir köklerine baskı yapmasıyla ortaya çıkar. Bu durum özellikle kola vuran şiddetli ağrı, uyuşma, karıncalanma ve güç kaybı gibi belirtilere yol açabilir. Çoğu hasta ilaç tedavisi, fizik tedavi ve yaşam tarzı değişiklikleriyle iyileşebilir; ancak ileri vakalarda cerrahi müdahale gerekebilir.

Son yıllarda, boyun fıtığı ameliyatlarında minimal invaziv cerrahi yöntemler giderek daha çok tercih edilmektedir. Bu teknikler, daha küçük kesilerle, daha az doku hasarı oluşturarak ve daha kısa iyileşme süresi sağlayarak hastalara önemli avantajlar sunar.

Minimal İnvaziv Cerrahi Yöntemler

Bilimsel çalışmalarda iki yöntem öne çıkmaktadır:

1. Mikroskopik Tübüler Retraktör Yardımlı Posterior Foraminotomi ve Diskektomi (MTPF)
   • Cerrah, özel tübüler sistemler yardımıyla mikroskop altında çalışır.
   • Sinir kökü üzerindeki baskı kaldırılır ve disk materyali çıkarılır.
2. Posterior Perkütan Endoskopik Servikal Foraminotomi ve Diskektomi (P-PECD)
   • Endoskop veya mikroskop yardımıyla ciltten çok küçük bir kesiyle girilir.
   • Kamera ve özel enstrümanlar sayesinde sinir köküne bası yapan disk parçası çıkarılır.

Her iki yöntem de klasik açık cerrahiye göre daha az travmatik olup, boyun fıtığı tedavisinde güvenle uygulanabilir.

Bilimsel Çalışma Bulguları

44 hasta üzerinde yapılan karşılaştırmalı bir çalışmada şu sonuçlar elde edilmiştir:

• Başarı oranı: Her iki yöntemde de %87 oranında başarılı sonuç alınmıştır.
• Ağrı azalması: Hastaların kol ağrısı (Arm-VAS) ameliyat sonrası belirgin şekilde azalmıştır.
• Günlük yaşam: Boyun özürlülük indeksi (NDI) her iki yöntemde de %90’ın üzerinde düzelmiştir.
• Avantajlı yön: Endoskopik yöntem (P-PECD) sonrasında boyun ağrısı daha az görülmüş, ayrıca disk yüksekliği daha iyi korunmuştur.
• Risk faktörü: Ameliyat öncesinde servikal omurlarda 1,45° üzerindeki kifotik açı, daha kötü sonuçlarla ilişkili bulunmuştur.
• Komplikasyon oranı: %7 gibi düşük bir seviyede kalmıştır; tekrar ameliyat oranı ise %2’dir.

Boyun Fıtığı Ameliyatında Hangi Yöntem Seçilmeli?

Boyun fıtığı tedavisinde hangi minimal invaziv yöntemin seçileceği; hastanın omurga yapısı, fıtığın yeri, sinir basısının derecesi ve cerrahın deneyimine göre belirlenir.Endoskopik yöntem (P-PECD), Mikroskopik yöntem (MTPF) her iki yöntem de uygun hasta seçildiğinde güvenli ve etkili sonuçlar sunmaktadır.

Boyun fıtığı, doğru teşhis ve uygun tedaviyle kontrol altına alınabilir. Minimal invaziv cerrahi yöntemler sayesinde hastalar daha az ağrı, daha kısa iyileşme süresi ve yüksek yaşam kalitesi elde edebilir. Hem mikroskopik hem de endoskopik teknikler, günümüzde boyun fıtığı ameliyatlarında güvenle kullanılmaktadır.

Eğer boyun fıtığı nedeniyle yaşam kaliteniz düşüyorsa, size en uygun tedavi yöntemini belirlemek için uzman bir beyin cerrahına başvurmanız büyük önem taşır.